TÜRKİYE'NİN TATLISU BALIKLARI
Tatlı su balıkları bakımından zengin olan ülkemizde, tatlısu göllerinin
olduğu bölgelerde balıkçılık ve turizm gelişmiştir. Türkiye'de 40'nın
üzerinde tatlısu balığı türü mevcuttur.
Bunların başlıcaları şu şekilde sıralanabilir:
Acıbalık: Trakya, Marmara ve Karadeniz'de ağır akışlı akarsular
veya göllerde yaşayan acıbalık, bitki ve küçük hayvancıklarla beslenir.
Ortalama 5-6 cm uzunluğunda olan balığın üreme devresi Nisan-Haziran
ayları arasıdır.
Afanyus: Ege ve Akdeniz'in sahillerine akan iç sularda yaşar ve
nehirlerin yavaş akıntılı veya sakin bölümlerinde yuvalanır. Acı ve
tuzlu sulara da uyum gösteren balığın boyu 5-6 cm'dir. Kabuklularla ve
özellikle su yüzeyindeki sinek-böcek larvalarıyla beslenir. Bahar
aylarında üremesini gerçekleştirir ve yumurtalarını su bitkilerinin
üzerine bırakır. Akvaryum balığı olarak da yetiştirilir.
Ankara çamurbalığı: İç ve Doğu Anadolu'nun göl ve akarsularında
yaşayan Ankara çamurbalığı, zeminlerde emdiği çamurdan küçük hayvanlar,
böcekler ve larvaları seçerek beslenir. 6-7 cm'ye kadar büyüyebilen
balık, sığ suların yüksek ısısına dayanabilir. Mayıs-Haziran ayları
arasında yapışkan yumurtalarını kıyıların kumluk ve çakıllarına
bırakarak üremesini gerçekleştirirken, tabiatın dengesinin korunmasında
rol sahibidir.
Aynalı sazan: Pullu sazanın "aynalı sazan" olarak adlandırılan
yan türü, üretime en elverişli olanıdır. Kolay ürediği için çeşitli
yörelerde ve bilhassa baraj göllerinde üretimi yapılmaktadır. Ekonomik
değeri çok yüksektir. Çeşitli ülkelerde yılda 200 bin ton sazan üretimi
yapılmaktadır.
Bıyıklı balık: Genelde 30-50 cm uzunlukta ve 0.5-2 kg, en çok 3
kg ağırlıkta olur. Büyüklerine seyrek rastlanır. Oksijeni bol, hızlı
akan nehirlerin berrak kum tabanlı bölümlerinde yaşar. Ülkemizin çeşitli
yörelerinde türleri bulunur. Mayıs-Haziran ayları arasında üreme yapar
ve 5 bin-30 bin yumurta döker. Bu devrede yumurtaları zehirlidir. Eti
fazla değerli olmamakla beraber, avcılığı yönünden değerli bir balıktır.
Bodur yayın: Güneydoğu Anadolu'daki nehir ve göllerin kumlu,
çamurlu zeminlerinde yaşayan bodur yayın, 20-30, en çok 45 cm boy ve
100-500 gr ağırlıkta olabilen bir yayın türüdür. Oldukça obur bir
balıktır. Omurgasızlar, küçük balıklar, balık larvaları ve kurbağalar da
dahil ne bulursa yer. Suların ısı fbünyesinde gerçekleştirilmiştir.
1950-1960 yılları, Türşartlarına göre Nisan-Haziran ayları arasında
kumların içine yuva yapan dişi, yumurtalarını dökerek bunların
oluşmasını bekler. Bodur yayının kılçıksız eti çok lezzetlidir; ancak
ekonomik değeri bölgeseldir.
Büyükbaş kayabalığı: Trakya ve Karadeniz kıyılarına akan nehirlerde
yaygındır. Boyu 12-18, en çok 22 cm olur. Acısuların taşlık veya sert
kumlu zeminlerinde dolaşıp, oradan nehirlerin içlerine girer. Yuva
edindiği bölgeye çok bağlıdır ve buraya zorla giren balıklara karşı
saldırgan olur. Küçük kabuklular, balıklar ve yumuşakçalarla beslenir.
Dişiler, Nisan-Mayıs ayları arasında yumurtalarını ince ipliklerle
kumsallara yapıştırır. Erkekler ise gözcülük eder. Eti lezzetli ve
sağlığa yararlı olan büyükbaş kayabalığının ekonomik değeri bölgeseldir.
Çapak balığı: Marmara ve Karadeniz'in akarsu ve göllerinde, bazı
türleri de Ankara ve Kırşehir yörelerinde yaşar. Boyu ortalama 30-40
cm'den 70 cm'ye, ağırlığı ise 3 kg'den 6 kg'ye ulaşabilir. Kurtlar,
böcekler ve yosunlarla beslenir, 10 yıl yaşayabilir. Mayıs-Haziran
ayları arası yaklaşık 100 bin yumurtayla üreme yapar. 1 kg'nin
üstündekilerin eti lezzetli, küçükler ise yem veya av balığı olarak
değerlidir.
Dağ alabalığı: Çoruh, Ege ve Konya Ereğlisi çevrelerindeki dağ
göllerinin soğuk, berrak ve temiz sularında yaşar. Zaman zaman nehirlere
de girer. Bilimsel olarak, dünyamızın son buzul çağında dağ göllerinde
kalıp, geliştiği teorisi vardır. Boyu 40-60 cm'den 1 m'ye, ağırlığı ise
1-3 kg'den 14 kg'ye kadar ulaşabilir. 3-4 yaşında olgunlaşıp, göllerin
buzla kaplandığı Ekim-Ocak aylarında çakıllara yaklaşık 3 bin 500
yumurta bırakır. Çok lezzetli etinin yanı sıra çevikliğiyle tanınır,
avcılığı yönünden değerli bir balıktır.
Dere alabalığı: Soğuk, temiz ve hızlı akıntılı nehirlerde,
çevresine bağlı olarak yaşar. Bölgesini kıskanır, başka balıkların
gelmesini istemez. Boyu 30-40, en çok 60 cm ve ağırlığı 0.5-2 kg
olabilir. Yumuşakçalar ve yavru balıklarla beslenir. Erkekleri 2,
dişileri 3 yaşında olgunlaşıp, Ekim-Ocak ayları arasında yumurta
bırakır. Zaman zaman akıntılara karşı 1.5-2 cm sıçrayarak yüzer. En
değerli tatlısu balıklarından biridir. Lezzetli ve yararlı eti nedeniyle
ekonomik değeri çok yüksektir.
Dere kayabalığı: Ülkemiz akarsularında çeşitli türleri yerine
göre adlar alır. 5-6 yılda yavaş yavaş büyüyerek 12-20 cm boya ulaşır.
Fazla hareket etmeden su altında yatarak ömür geçirir. Nisan-Haziran
aylarında haftalık aralıklarla ürer, dişileri bin-3 bin yumurta verir.
Eti lezzetli olan dere kayabalığı, büyük balıkları avlamakta yem olarak
da kullanılır.
Dere pisisi: Nehirlerin deniz karışımı acısu bölgelerinde veya
akarsuların daha içerlerinde yaşayan bir pisi türüdür. Akdeniz'de fazla
rastlanır. Az akıntılı suların kumsal diplerinde, fazla hareket etmeden
yaşar. Ortalama 25-30, en çok 50 cm boyda olur. Etçil bir balıktır.
Bulunduğu bölgenin su ısısına göre Şubat-Mayıs ayları arasında ürer ve
800 bin yumurta bırakır. Eti çok lezzetli, ekonomik değkfcnyesinde
gerçekleştirilmiştir. 1950-1960 yılları, Türeri yüksek bir balıktır.
Dikence: Denizlerin kıyı kesimlerinde, nehirlerin deniz karışımı
acısu bölgelerinde ve zaman zaman nehirlerde yaşayan küçük bir balıktır.
Boyu 7-9 cm olup, vücudu kalın pullarla kaplıdır. Çeşitli renklerinin
güzelliği ve 300-bin dolayında yumurtasının erkek balık tarafından bir
yuva yapılarak korunması, dikenceyi dikkat çekici hale getirir. Ekonomik
değeri yoktur.
Egrez balığı: Kuzey Ege, Marmara, Trakya ve Göller Bölgesi'nde
yayılış gösterir. Düz ve ağır akışlı suların kumlu, çamurlu zeminlerinde
yaşar. Boyu 25-35, en çok 50 cm, ağırlığı ise 450-500 gr olur. 3-4
yaşında olgunluğa erişir ve Mayıs-Haziran ayları arası üreme yapar.
Etinin lezzeti nedeniyle bolca avlanılır ve bu nedenle ekonomik değeri
vardır.
Gambusya: Anavatanı Amerika Birleşik Devletleri'nin güney
bölgelerinden sivrisinek ve sıtma mücadelesi için ülkemize
getirilmiştir. Durgun, sığ ve sıcak sulara çok toleranslıdır. 0'dan
+300C'ye kadar dayanabilir. Özellikle sivrisinek larvalarıyla beslenir,
ayrıca yosunları ve kabukluları da yer. Erkeklerin boyu 3-5, dişilerin
ise 6 cm olur. Nisan-Ekim ayları arasında erkek gambusya spermlerini
dişinin üreme boşluğuna bırakır. 30 günlük hamilelikten sonra dişi
yaklaşık 60 yavru doğurur. Tabiat dengesi ve sağlığa yararı açısından
çok değerlidir
Gökkuşağı alabalık: Kuzey Amerika kökenlidir. Yetiştirilmek üzere
dünyaya yayılmış, bu arada ülkemize de getirilmiştir. Temiz, oksijeni
bol sularda yapay yemler veya küçük balıklarla beslenebilen,
yetiştirilmeye en çok uyum gösteren, tuzlu deniz suyuna da toleransı
olan bir alabalık türüdür. Erkekler 2, dişiler 3 yılda olgunlaşıp
yaklaşık bin-5 bin yumurta verir. Denizde yetiştirilenleri daha çabuk
büyür. Etinin lezzeti ve bol üretilmesi nedeniyle ekonomik değeri çok
yüksektir.
Göl alabalığı: Kuzeybatı Anadolu, Abant ve Yedi Göller
Bölgesi'nde yayılış gösterir. Çeşitli türleri vardır. Türüne göre renk,
boy ve beslenme farklılıkları gösterir. Genelde temiz, bol oksijenli
soğuk sularda fazla gezinmeden planktonlar, dip hayvanları ve küçük
balıklarla beslenerek yaşar. Boyu ortalama 25-40, yabanlarında 60-70 cm
olabilir. Eylül-Ocak ayları arasında ürer ve yumurtalarını dipteki
çakıllara yapıştırır. Üretimi yapılmayan, eti çok lezzetli olan göl
alabalığının ekonomik değeri bölgeseldir.
Gördek: Kızılgöz ailesindendir. Kuzey Ege, Marmara ve Trakya'da,
fazla hareketli olmayan akarsuların zengin bitkili kıyı bölgelerinde
yaşar. Kış aylarını daha derince sularda geçirir. Kurtlar, böcekler,
kabuklular ve böcek-sinek larvalarıyla beslenir. Boyu 15-20, en çok 25
cm olur. Nisan-Mayıs ayları arası ürettiği yumurtalarını bitkilerin
arasına bırakır. Besin değeri yoktur, av yemi olarak değerlendirilir.
Gümüş: Denizlerimizde yaygın olan gümüş balığının Sapanca, İznik
ve Köyceğiz göllerinde yaşayan bir türüdür. Sıcak sularda böcek
larvaları ve sualtı hayvancıklarıyla beslenerek yaşar. Mayıs-Eylül
ayları arasındaki üreme devresinde yaklaşık 600 yapışkan yumurtasını
kumlu, çakıllı zeminlere bırakır. Su yüzeyine yakın yerlerde sürü
halinde dolaşırken su kuşlarına yem olur. Eti yenebilir. Daha çok balık
ürkfcnyesinde gerçekleştirilmiştir. 1950-1960 yılları, Türeticiliğinde
yem olarak veya balık unu endüstrisinde değerlendirilir.
Gümüş havuzbalığı: Doğu Karadeniz ve Trakya'nın yumuşak zeminli,
bol bitkili akarsularında yayılış gösteren bir Carrasius türüdür.
Büyümesi daha hızlı olup, 3-4 yaşında 15-20 cm boya erişir. Daha
büyüklerine de rastlanır. Mayıs-Haziran ayları arası 160-380 bin yumurta
döker. Bazı hallerde bu yumurtaları sazan ve diğer havuz balıklarının
döllediği de olur. Eti yenebilir. Havuz veya akvaryumlarda süs balığı
olarak yaşatılır.
Gümüş sazan: Diğer sazan türleri gibi Güneydoğu Asya kökenli bir
balıktır. Ortalama 100-120 cm boy ve 20 kg ağırlığa erişir. Fido
planktonlarla beslenir. 3 yaşında cinsel olgunluğa erişip, kilogram
ağırlığına oranla 140 bin yumurta verir. Yağsız ve lezzetli eti Çin'de
değerli bir yiyecektir. Bu nedenle ülkemize de getirilerek araştırma
enstitülerinde hayat uygulama ve üretme şartları incelenmektedir.
Havuz balığı: Marmara Bölgesi, Kızılırmak, Yeşilırmak deltaları
ve Çoruh havzasında yayılış gösterir. Boyu 15-25, en çok 45 cm ve
ağırlığı 2-3 kg olur. Su içindeki otlar, dip hayvanları ve sinek
larvalarıyla beslenir. Sazana benzer ve akrabadır. Mayıs-Haziran ayları
arası 150-300 bin yumurtasını 2-3 defada otların üzerinde bırakır. Suyun
kirliliğine ve oksijen değerine toleranslı bir balıktır. Büyüklerinin
eti lezzetlidir. Batı ülkelerinde üretimi de yapılmaktadır.
Horozbina: Marmara, Ege ve Akdeniz'de akarsular ve bunların deniz
karışımı acısu bölgelerinde yaşar. Boyu denizde yaşayanlara göre daha
küçüktür. 8-12, en çok 15 cm, Akdeniz'deki türleri ise 20 cm'ye
ulaşabilir. Su altındaki küçük hayvanlar veya böcek larvalarıyla
beslenir. Yaz aylarında üreyip yumurtalarını taşlar ve midye kabukları
arasına ustaca gizler. Çıplak ve pulsuz derisi yapışkan bir sıvıyla
kaplıdır. Ekonomik bir değeri yoktur.
İnci balığı: İsmini, pullarından yapay inci üretilmesinden alır.
Ülkemizde çeşitli türleri yaşar. Boyu 15-20 cm olur. Manyas ve Ulubat
göllerinde bolca bulunur. Planktonlar, kurtlar, böcek larvaları ve su
yüzeyindeki sinekleri yakalayarak beslenir. Nisan-Mayıs ayları arası
üreyip, yapışkan yumurtalarını nehirlerin giriş veya çıkışındaki
kıyıların kumluklarına bırakır. Eti lezzetli sayılır. Bölgesel
değerlenir. Orta Anadolu'da 'Gökçe', Van çevresinde 'Darah' ismiyle
anılır.
Kababurun: Çeşitli türleriyle ülkemizde yaygındır. Göl ve
nehirlerin giriş-çıkışlarının dibe yakınlarında, çakıllı bölgelerde
yaşar. Boyu 25-40, en çok 50 cm olur. Taşlara yapışık yosunlar, bitki
kökleri ve dip hayvanlarıyla beslenir. Mart-Mayıs ayları arası ürer ve
100 bine yakın yumurtasını çakılların üstüne yapıştırır. Farklı türleri
bölgelere göre çeşitli şekillerde değerlendirilir.
Kadife balığı: Kuzey bölgelerimizin bol bitkili, durgun ve yavaş
akıntılı sularında yaşar. Genelde 30-40, en çok 60-70 cm boyda olur.
Planktonlar, küçük balıklar ve yumuşakçalarla beslenir. Gündüzlerini
dipte geçirir, geceleri ise avlanır. Mayıs-Haziran ayları arası üreme
yapar. Eti lezzetlidir. Sazan yetiştiriciliğinde yardımcı olarak
düşünülen bir balıktır. Sportif yönü zevklidir.kfcnyesinde
gerçekleştirilmiştir. 1950-1960 yılları, Tür
Kayabalığı: Karadeniz'e akan akarsuların diplerinde fazlaca
rastlanan, hayatı diğer kayabalıklarıyla benzerlik gösteren, boyu en çok
11-12 cm olabilen bir balıktır. 2-3 yaşlarında olgunlaşan dişileri
topluca yumurta verir. Erkekler de nöbet tutarak yumurtaları bekler.
Yumuşakçalar ve küçük karideslerle beslenir. Tatlısulara girişinde böcek
larvaları da yer. Tabiat dengesi balığıdır. Sportif veya ekonomik yönü
olmayan bir türdür.
Kırmızı havuzbalığı: Biyolojik hayatı diğer havuz balığı türleri
gibidir. 15-20 cm boyu ve renginin güzelliğiyle eski çağlardan beri
havuzların, şimdilerde ise akvaryumların klasik, kıymetli balığıdır.
Çin'de ve Japonya'da üretilen çeşitli türleri ve formları vardır.
Kızılgöz: Karadeniz, Trakya, Marmara ve Kuzeybatı Anadolu'nun
sahil bölgelerindeki nehirlerde yaşar. 25-30, en çok 50 cm'ye kadar
büyür. Kızılkanatla büyük benzerliği vardır. Küçük canlılar ve
bitkilerle beslenir. Bahar aylarında ürer ve 50-100 bin yumurta bırakır.
Eti değerli olmadığı için daha ziyade yem olarak kullanılır. Nehir ve
kıyılardaki yırtıcı balıkların yanı sıra kuşlar için de iyi bir
besindir.
Kızılkanat: Kuzey Anadolu'da soğuk olmayan ağır akışlı nehirler,
göl ve göletlerin yumuşak tabanlı zeminlerinde, yumuşakçalar ve
bitkilerle beslenerek 10-11 yıl yaşar. 20-40 cm boy ve 200-400 gr
ağırlıkta olur. 3-4 yaşında olgunlaşıp kg/ağırlığına 600 bin yumurta
döker. Eti lezzetli, fakat çok ince kılçıklı olduğu için makbul
değildir. Turna gibi yırtıcı balıklar için değerli bir yemdir.
Kocaağız: Trakya, Marmara ve kuzey bölgelerimizin hızlı
akarsularında yaşar. Ortalama 60-80, en çok 100 cm boy ve 2-4 kg'den 10
kg ağırlığa erişebilir. Etçil bir balıktır, su içindeki her türlü
hayvanla beslenir. Erginler yalnız dolaşır. Cinsel olgunluğa 4-5
yaşlarında ulaşıp, Nisan-Temmuz ayları arasında 80-100 bin yumurta
verir. Az lezzetli eti nedeniyle ekonomik değeri bölgeseldir. Buna
karşılık olta avcılığı çok zevkli bir balıktır. Hayat karakteri bu
balığın aynı olan "Aps. vorax" türü Fırat ve Dicle nehirlerinde
yaygındır. Sis balığı olarak tanınır. Boyu 40 cm olur.
Kolyoz balığı: Marmara, Kuzey Ege ve Karadeniz'in doğusundaki
akarsu ve göllerin yüzeyinde yaşar, zaman zaman da nehirlerin denizle
karışımı acısu bölgelerine iner. Böylece acısu ve tatlısular arasında
göçler yapar. 15-30 cm boyunda olabilir. Planktonlar, sinek larvaları
(sivrisinek) ve küçük canlılarla beslenir. Mayıs-Haziran ayları arasında
15-25 bin yumurtasını taşlık, çakıllık, dere kenarlarına bırakır.
Yıllar öncesi "Chalealburnus Chalcoides İstanbulensis" türü Haliç'te
Kağıthane Deresi'nde yaşardı. Eti lezzetli, bölgesel değeri olan bir
balıktır.
Küçük kayabalığı: Karadeniz kıyılarına akan nehirlerin küçük
kabuklular ve yosunlarla kaplı zeminlerinde, acısu-tatlısu karışımı
sahillere yakında yaşar. Boyu 18-22, en çok 25 cm olur. Yumuşakçalar ve
özellikle kabuklularla beslenir. Nisan-Mayıs ayları arası dünyaya gelen
yavrulara erkek bekçilik yapar. Diğer kayabalıkları gibi eti beyaz,
lezzetli ve yararlıdır. Ekonomik değeri bölgelere gr.kfcnyesinde
gerçekleştirilmiştir. 1950-1960 yılları, Türöre değişir.
Levkit balığı: Karadeniz'in doğu ve batısıyla Trakya'daki
nehirler ve bu nehirlerin denizle karışımı acısu bölgelerinde yaşar.
Genelde 40-50, en çok 70 cm boy ve 5 kg ağırlıkta olabilir. Küçük
balıklar, kurtlar ve böcek yumurtalarıyla beslenir. Nisan-Mayıs
aylarında nehirlerin içlerine ve göllere girerek üreme yapar. Etinin
besleyici yönü nedeniyle ekonomik değeri olduğu gibi, amatör olta
avcıları için de kıymetlidir.
Levrek: Kuzey bölgelerimizdeki akarsu ve göllerle bunların
denizle ilişkili acısu bölgelerinde yaşar. Boyu 20-35, en çok 50 cm
olabilir. Fazla göç etmeyen yumuşakçalar, küçük balıklar ve balık
yumurtalarıyla beslenir. 70- 80 C sularda Mart-Haziran ayları arası
üreme yapar. Beyaz ve lezzetli eti taze olarak tüketilir. Olta avcıları
için de değerli bir balıktır.
Mini inci balığı: Trakya bölgesindeki akarsularda yayılış
gösterir. 7-10, en çok 14 cm (dişileri) boyunda olur. Suyu berrak,
oksijeni zengin akarsu ve göllerin dibi çakıllı bölgelerinde, su
yüzeyindeki böcekler, sinekler, dip hayvancıkları ve balık yumurtaları
yiyerek yaşar. Küçük, hareketli ve kurnaz bir balıktır. Mayıs-Haziran
ayları arası yaklaşık bin yumurtasını taşlara yapıştırır. Üreme
devresinde başının üstünde inci benzeri pullar oluşur. Alabalık
yumurtalarını aşırı tüketmesi nedeniyle zararlı bir canlı sayılır.
Noktalı incibalığı: Karadeniz, Trakya ve Marmara'daki akarsularda
yaygındır. Boyu 9-13, en çok 16 cm olur. Temiz ve hızlı akan suların
dibe yakınlarında, zaman zaman akıntılara karşı yüzerek yaşar. Küçük
planktonlar ve dip hayvanlarını yiyip, su yüzeyindeki sinekleri
avlayarak beslenir. Mayıs-Haziran arası üreyerek yumurtalarını kumlu,
çakıllı sahillere bırakır. Avcılıkta yem olarak kullanılır; ama
tabiattaki değeri daha önemlidir.
Ot sazanı: 'Ot balığı' olarak da tanımlanır. 2000 yıldan beri Çin'de
sazan üretimiyle beraber yetiştirilir. Anavatanı Çin'den dünyaya
yayılan, bu arada ülkemize de getirilen bir kültür balığıdır. Ortalama
40-80 cm boy ve 2-5 kg ağırlıkta olur. En çok 12-30 kg ağırlığa
ulaşabilir. Otobur bir balıktır. Günde ağırlığının yüzde 120'si kadar ot
yer. Bu nedenle havuzlarda ot mücadelesi için mükemmel bir canlıdır.
5-6 yaşlarında olgunluğa erişir ve kg/ağırlığına 120 bin yumurta verir.
6-10 cm boya eriştikten sonra sadece bitkilerle beslenir. Ülkemizde
henüz tüketim değeri yoktur.
Pullu sazan: 13.-14. Yüzyıldan beri kültür üretimi yapılan, kolay
yetişen, eti lezzetli, ekonomik değeri çok yüksek bir balıktır. 3-4
yaşlarında olgunlaşıp 200-300 bin yumurta verir. Ortalama 30-40 cm boy
ve 500-bin gr ağırlıkta olur. Sportif avcılığı değerlidir. Su böcekleri,
kurtlar ve diğer hayvanlarla beslenir.
Sardalya: İlk kez Rusya'nın Abrau Gölü'nde bulunmuş, 1943'te de
ülkemizde Ulubat Gölü'nde rastlanmıştır. İznik Gölü'nde de yaşamaktadır.
Boyu 7-8, en çok 12 cm olan, sürü halinde dolaşan bir Ringa/Tirsi
türüdür. Planktonlar, küçük su hayvanları ve omurgasızlarla beslenir.
2-3 yaşlarında olgunlaşıp, 10-140 C sularda Haziran-Ekim aylarında
yumurtalarını açık suya bırakarak ürer. Eti bölgesel olarak tüketilir.
Daha ziyade alabalık yetiştiriciliğikfcnyesinde gerçekleştirilmiştir.
1950-1960 yılları, Türnde yem olarak değerlendirilir.
Somon: Anavatanı Kuzey Amerika'dan dünyaya yayılmış, üretilmek
üzere ülkemize getirilmiştir. Boyu ortalama 60-100 cm, ağırlığı da 3-15
kg olabilir. 150 cm'ye ulaşanları da olur. Hızlı akarsuların oksijeni
bol, temiz sularında yaşar. Doğal yetişenleri 2-3 m yükseğe atlaya
sıçraya yüzerek 2-3 bin km'lik nehir kaynaklarına ulaşıp, burada
Ekim-Kasım ayları arası ürer. Yavrular tekrar acısulara iniş yapar.
Yetişkinleri denize de uyum gösterir. Etoburdur. Böcekler, sinekler,
kabuklular ve irili ufaklı balıklarla beslenir. Tatlısu balıklarının eti
en lezzetli olanıdır. Ayrıca yumurtasından kırmızı havyar elde edilir.
Ekonomik değeri çok yüksektir.
Sudak: Marmara ve Karadeniz ile Göller Bölgesi'nde 10-15 yıl
yaşayan, 40-70 cm'den 130 cm boy ve 1-5 kg'dan 12 kg ağırlıkta olabilen
hareketli, avcılığı zevkli bir balıktır. Kendinden küçük balıklarla
beslenir. Nisan-Mayıs ayları arasında 200 bin-1 milyon yumurta vererek
ürer. Gündüzlerini dipte geçirip, avlanmak için sabah erken saatlerde
veya akşam üzerleri su yüzeyine çıkar. Etinin deniz levreğine yakın
lezzeti ve bol verimliliği ile ekonomik değeri çok yüksek bir tatlısu
balığıdır.
Siyah sazan: 'Çamur Sazanı' da denir. En çok 80 cm boya ulaşır.
Sakin akan nehirlerin çamur veya kumlu zeminlerinde, derinlerde
kabuklular ve yumuşakçalarla beslenerek yaşar. Eti lezzetlidir. Çin'de
üretimi yapılmasına karşın, ülkemizde hayatı ve değerlendirilmesi henüz
araştırılmaktadır.
Tahta balığı: Marmara Bölgesi'nde ağır akışlı nehirlerin sıcak,
sığ ve bitkisi bol bölümlerinde yaşar. Göllerde de hayat gösterir.
Planktonlar, küçük canlılar ve bitkilerle beslenir. Mayıs-Temmuz ayları
arası üreme yapar. Çok yavaş büyür. 3-5 yaşlarında 10-12, en çok 25- 35
cm boyda olabilir. Eti çok kılçıklı ve lezzetsizdir. Genelde "ekon
balıkları"nın yetiştiriciliğinde yem olarak kullanılır.
Taşaltı balığı: Kuvvetli akan dere ve ırmakların berrak
sularında, taşlar arasında yaşar. Boyu ortalama 12-13, en çok 20 cm
olur. Su içindeki yavru balıklar, bitkiler ve özellikle alabalık
yumurtalarıyla beslenir. Kendisi ise tatlısu levreği ve turna balığı
için yem olur. Üreme devresi Şubat-Mayıs ayları arasıdır. Eti gevrek ve
lezzetlidir.
Taş ısıran balığı: Yavaş akıntılı nehirler veya göllerin suyu
berrak, kumlu zeminlerinde yaşar. Çeşitli türleri vardır. 5-12 cm boyda
olabilen taş ısıran, gününü kumlu diplerde geçirip geceleri avlanır.
Küçük organizmalar ve hayvanlarla beslenir, bu arada avlarıyla birlikte
kumları da ağzına alarak çiğner. Nisan-Haziran ayları arası ürer ve
yapışkan yumurtalarını taşlara, köklere, bitki saplarına bırakır. Taş
ısıran balıkları tabiat dengesi yönü ile değerlidir.
Tatlısu kefali: Ülkemizin çeşitli bölgelerinde yaygın olan, hızlı
akan dere veya nehirlerde yaşayan, 7-10 yaşlarında 30-40 cm boy ve
600-bin gr ağırlığa erişen bir kefal türüdür. Yavru safhasında küçük
kurtlar, karides ve böcek yavrularıyla beslenirken, büyüyünce ot da yer.
Yaşlandıkça yırtıcı olup, kurbağa ve sıçrayarak su dışındaki
kelebekleri de yiyebilir. Nisan-Haziran ayları arası 45-50 bin yumurta
dökerek ürer.kfcnyesinde gerçekleştirilmiştir. 1950-1960 yılları, Tür
Etinin lezzetsiz ve değersiz oluşuna karşın avcılığı çok makbuldür.
Trakya levreği: Trakya'nın Karadeniz sahillerine dökülen ağır
akışlı nehirlerle bunların deniz bağlantılı acısu bölgelerinin kumlu
zeminlerinde sürü ile yaşar. Boyu 18-35 cm olur. Kurtlar, balık
yumurtaları, küçük kabuklular ve sinek larvalarıyla beslenir. Oburluğu,
diğer değerli balıkların besinleriyle yumurta ve larvaları için zarar
vericidir. Üremelerini Nisan-Mayıs ayları arasında yapar. Eti
lezzetlidir. Bol avlanılması tabiat için yararlı olur.
Turna balığı: Karadeniz'e akan nehirlerin berrak ve bol bitkili
sularında, ayrıca çeşitli göllerimizde yaşar. Tatlısu balıklarının en
hareketlisi ve en yırtıcısıdır. Tüm balıklara, hatta yaban ördeklerine
saldırır. Kendi yavrularını da yediği olur. Hayat şartları elverirse
20-25 yıl yaşar. Erkekleri en çok 100, dişileri ise 150 cm'ye kadar
büyür. 2-3 yaşından itibaren ilkbahar aylarında yaklaşık 200 bin yumurta
vererek üremeye başlar. Genç ve küçüklerinin (1-3 kg) eti lezzetlidir.
Spor avcılığının en ünlü balıklarındandır.
Yayın: Akarsu ve göllerde yaşayan balıkların en büyüğü ve aynı
zamanda en uzun yaşayanıdır. Ortalama 1-2m'den 3 m'ye kadar boy ve 150
kg ağırlığa erişebilir. 35-40 yıldan 100 yıla kadar yaşayabilir. Yavaş
akan nehirler ve göllerde, dipte hareketsiz yatarak yaşar. Etobur bir
balıktır. Su altındaki bütün hayvanları yiyebilir. Mayıs-Haziran ayları
arasında, gece sessizliğinde yumurta döker. Dişileri ağırlığına oranla
kg başına 7 bin-25 bin yumurta döker. Tatlısu balıkları içinde eti en
lezzetli olanlardan biridir. Ekonomik değeri çok yüksektir.
Yılan balığı: Erkekleri 35-50, dişileri 45-100 cm boyda olabilen,
hem tatlı hem de tuzlu sularda yayılış gösteren bir balıktır. Doğumu ve
üç yıllık gelişmesinden sonra tatlı sulara girer. 8-20 yıl buralarda
kaldıktan sonra tekrar üremek için Atlas Okyanusu'nda Sargossa Denizi'ne
yönlenir. Burada 70-100 C sularda, yaklaşık bin- 3 bin m derinlerde
milyonlarca yumurta döker. Dönüşü başarabilen yavrular tekrar acısu
bölgelerine gelir. Yırtıcı ve obur bir canlıdır. Yumuşakça, kabuklular
ve balıklarla beslenir. Etinin lezzetli oluşunun yanı sıra yetiştirmeye
uygunluğu ile de ekonomik değeri çok yüksektir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder